29 Mart 2016 Salı

NE DİYEBİLİRİM Kİ!

  Hayatı nefes alır gibi yaşayan insanlar var. Öylesine, sırf mecbur olduğundan.  Hissetmeden, farkında olmadan hiçbir şeyin ya da hiçbir şeyi umursamadan. Ne acısı derin, ne de mutluluğu içten. 
 Her gün yanından geçtiği kirli üst başlı ve de suratlı, parlak gözlü çocukları görmezden gelip, içinde bir yerleri acımadan yoluna devam edebilen. 
 Bugün memlekette, dünyada ne oldu acaba diye merak etmeden koca bir gün geçirip; akşam olunca dizisini, yarışmasını, maçını izleyen sonra da başını yastığa koyar koymaz horlamaya başlayabilen.
 Uykuları kabuslar ile bölünmeksizin sabahlara kadar uyumaya devam edebilen.
 Yarın ne olacağının garantisi hiçbir zaman yoktu, evet. Ama yine de yarına dair endişelerini bir kenara koyup da bu anı yaşayabilen.
 Benim başlığını okumaya bile dayanamadığım bazı haberleri soğukkanlılıkla, kılı kıpırdamadan ayrıntısıyla okuyabilen, boğazı düğümlenmeden anlatabilen...
 Ve daha nice nicesi...
 Kimseyi yargılamıyorum. Aksine onlardan biri olmayı hiç bu kadar çok istememiştim. Amacım moral bozmak da değil, bu günlerde bana kalmaz zaten. Sadece paylaşmak istedim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder